19 Temmuz 2011 Salı

dubrovnik notları

yuh 1 yıldan fazla olmuş yazmayalı, dubrovni vasıtasıyla yazayım bari

tur
biz ets ile gittik, pronto da aynı turu yapıyor, otel ve fiyatlar 2 turda da aynı, bizim ets'yi seçme nedenimiz gidişte erken gidip, dönüşte geç gelmesiydi. pronto tam tersi olduğu için seçmedik.

otel ve ulaşım
turun önerdiği oteller arasında çok fark yok, illa 5 yıldızlı otelde kalayım diye kasmanın manası da yok, 3 ve 4 yıldızlı oteller de gayet iş görüyor, biz valamar lacroma'da kaldık, şehire gitmek için hemen önünden otobüs kalkıyor ve gece 2'ye kadar otobüs var, tüm tatil boyunca otobüs kullandık yetti, bir gidiş 12 kuna (1,5 € civarı) ve bilet almanız gerekmiyor otobüsün içinde şoföre para verebiliyorsunuz, şehir 15 dakika uzaklıktaydı.

oldtown
girin google'a resimlerine bakın 5 ile çarpın, öyle çarpıcı öyle güzel bir yer, küçük bir alan olmasına rağmen, daracık sokak araları ve deniz kokusuyla tekrar tekrar gezdiriyor kendini, öğlenleri çok sıcak oluyor tavsiyem saat 18'den sonra gezin, keyfi böyle çıkıyor.

yemek
daha önce gidenler sağolsun sayelerinde mena culpa'da pizza, spagetti toni'de makarna yedik ve tek kelimeyle kendimizden geçtik. özellikle spagetti toni'de benim için 5 peynirli lazanya yiyin olur mu?
illa balık yiyelim diyorsanız limandaki mekanlar gayet güzel, adriyatiğe karşı yemek yiyorsunuz. biz değişiklik olsun diye balık tabağı ve siyah risotto istedik, ama ı ıh, memleketimde valla daha güzel balık, biz zaten balık dışındaki canlıları çok sevmiyoruz. kalamar hastası olduğumuz halde soğan halkası gibi değil de kendisi bacaklarıyla teşrif edince midemiz bulandı, seven vardır mutlaka, ancak biz bir daha balık yiyemedik. midye dediğin pilavlı dolmalı olur, ne öyle içinden küçücük kayış gibi şey çıkıyor.
neyse tekrar edeyim, tavsiyem mena culpa quatra for maggi (yanlış yazmış olabilirim) pizza ve spagetti toni lazanya with 5 cheeses

deniz
belki de bugüne kadar yüzdüğüm en iyi denizdi, öncelikle belirtmemde fayda var lopud adası sunj plajı dışında öyle sahil diyebileceğimiz bir yer yok, çoğunlukla kayalardan denize giriliyor, dubrovnik belediyesi merdivenler yapmış kayalardan denize giriyorsunuz, kıyılarda fazla miktarda deniz kestanesi olabiliyor dikkatli girmek lazım, ancak denize girip biraz açılınca deniz o kadar berrak ve güzel ki insan çıkmak istemiyor.
biz öncelikle 3 ada turu yaptık (ets bu tura 60 € istedi, biz kendimiz limandan bir acente ile anlaştık 35€'ya hallettik her şey aynıydı, aklınızda bulunsun) 3 ada turu çok güzel ancak lopud adasında çok övülen sunj plajı (belki de o güne has ters dalga nedeniyle) çok kirliydi ve aynı kilyos plajı gibi insan seli vardı, en büyük hayal kırıklığımız o oldu
daha sonra ertesi gün locrum adasına gittik, yaklaşık 15 dakika sürüyor, limana en yakın ada, çok güzeldi, en güzeli tekneden indiğiniz yerde denize gimek öyle hiç kasmayın, deniz her yerde çok güzel çünkü
aynı zamanda kaldığımız otelin oradan da denize girilebiliyor, son gün orada da denize girdik ve orası da gerçekten muhteşemdi
sözün özü nereden girerseniz girin mükemmel bir deniz bekliyor sizi.

genel
çok türk var, yani öyle böyle değil, son 2 yıl tam bir türk akınına uğramışlar, elini çarpsan türke rastlıyorsun, hatta bazı restoranlar menülerine türkçeyi koymuşlar o derece
fiyatlar öyle pahalı falan değil, gayet normal, biz iki kişi en fazla 180 kuna'ya (25 €) yedik içtik. güneyde herhangi bir yerde yaptığımız tatilden daha ucuza geldi diyebilirim, zaten 1,5 saat sürüyor
dubrovnik kızlarıyla ilgili bir şeyler yazacaktım ama şimdi eşim okur burayı falan, en iyisi gidin kendiniz görün.
şaraplarını çok beğenmedik, ama biraları müthiş, mutlaka deneyin hatta meydanda piyano çalan amcanın oraya oturun sokağa karşı için biranızı
yanınıza şnorkel alırsanız güzel olabilir, kayalık olduğu için yüzmesi güzel oluyor.
öyle gece kulubü falan beklentiniz çok olmasın, bi tane var adamkıllı, onun yerini de tarif etmeme gerek yok, gece 11'den sonra sokağa çıkan aynı renk giyinmiş (ya da soyunmuş ta diyebilirim) kızları takip edin
suya para vermeyin meydanlardai çeşmelerden soğuk su akıyor, aynı zamanda oteldeki çeşmeden bile su içebiliyorsunuz, ve tadı satılan sudan daha güzel
halkı çok cana yakın, tek geçim kaynakları bu olduğu için turisti el üstünde tutuyorlar ve çok sıcakkanlılar

gidin gezin gezdirin, o kadar beğendik ki, ağustos'ta bir daha gitmeyi düşünüyoruz, çeşme ve bodrumdaki kazıklardan daha mantıklı

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails